Yazar Ve Şairlerden Anekdotlar

  •  

     

    ÜNLÜ EDEBİYATÇILARIN TUHAF DAVRANIŞLARI

     

                Ünlü yazarlara dair, "Bu insanlar nasıl oluyor da böyle hikâyeler yazabiliyorlar?" sorusunun cevabı bu tuhaf alışkanlıklarında gizli olabilir mi?

     

                    DANTE: Dante, belirli bir şeye ilgisini yöneltme yönünden, benzerine az rastlanır bir insandı. Bir gün bir sokakta oturup üç saat süreyle elindeki kitabı okudu; kitap bitince oradan uzaklaştı. O sokakta o sırada bir şenlik yapıldığını söyledikleri zaman buna inanmak istemedi.

                    Honore de BALZAC: Balzac, başucunda yanan bir mum olmadan hiçbir şey yazamazmış. Kahve tiryakiliğiyle de tanınan Balzac'ın bir başka özelliği ise, çoğu zaman yazı yazarken başına bir yün atkı sarıp ayaklarını da suya sokması.

                    Nikolay Vasilyeviç GOGOL: Gogol'un tutkusu operaydı ve tabii ki tuhaf bir takıntı değildi bu. Ancak Dmitri Şostakoviç, Gogol'un hikâyesinden, yazarın ölümünden yaklaşık 80 yıl sonra ilk kez sahnelenecek bir opera üretmişti.  1931'de Sovyet yetkililer tarafından farklı bir mezarlığa taşınmak üzere mezarı açıldığında Gogol'un tabutunda yüzükoyun yattığı görüldü. Eğer müziğe tepki vermediyse ünlü yazar canlı canlı gömülmüştü.

                    Yusuf ATILGAN: Türk edebiyatının kilometre taşları sayılabilecek iki büyük eseri yazdıktan sonra (Anayurt Oteli, Aylak Adam) insanlara küstü, bir köye yerleşip 30 yıla yakın neredeyse tek bir satır bile yazmadan çiftçilik yaptı.

                    Sezai KARAKOÇ: Medeniyet eksenli şiir ve yazılarıyla meşhur Sezai Karakoç, asla fotoğraf çektirmemesiyle biliniyor. Kendisinin çekilen bütün fotoğrafları, o farkında olmadan çekilmiş.

                    KİERKEGAARD: Çok sevdiği nişanlısı Regine Olsen'i terk etti, çok sevdiği için. Ömrü boyunca hep acı çekti bu yüzden ama soranlara da yaptığının doğru olduğunu söyleyip durdu. O kadar çok seviyordu ki Regine'i ve o kadar nefret ediyordu ki kendisinden, evlenip onun kendisine "maruz kalmasına" izin veremezdi.

     

    Hafize BEKMEZ/Koçarlı Mesleki Eğitim Merkezi

     

     

    EDEBİYATÇILARIMIZIN SAHTE KİMLİKLERİ

     

             Reşat Nuri GÜNTEKİN

                    Reşat Nuri Güntekin (25 Kasım 1889; İstanbul - 7 Aralık 1956; Londra), Cumhuriyet dönemi edebiyatında önemli bir yeri olan Çalıkuşu, Yeşil Gece ve Anadolu Notları gibi önemli eserlere imza atmış roman, öykü ve oyun yazarıdır. Müfettişlik görevi ile Anadolu'da gezdiği için Anadolu insanı yakinen tanımıştır. Eserlerinde Anadolu'daki yaşamı ve toplumsal sorunları ele almış insanı insan çevre ilişkisi içinde yansıtmıştır. Romanlarında kullandığı dil ve anlatım oldukça yalındır.
                Çalıkuşu, Yeşil Gece ve Anadolu Notları gibi önemli eserlere imza atmış olan Cumhuriyet dönemi edebiyatçısı Reşat Nuri Güntekin’de bir çok takma ad kullanmıştır. Reşat Nuri Güntekin’in dönemin Kelebek Dergisi‘nde kullandığı ve bugüne kadar tespit edilmiş yedi takma ismi vardır. Bunlar: Ateş Böceği, Ağustos Böceği, Yıldız Böceği, Cemil Nimet, Hayreddin Rüştü, Mehmet Ferit, Sermet Feri'dir.

     

             Orhan Veli KANIK

                    Orhan Veli Kanık (13 Nisan 1914 – 14 Kasım 1950), daha çok Orhan Veli olarak bilinen Türk şair. Melih Cevdet ve Oktay Rifat ile birlikte yenilikçi Garip akımının kurucusu olan Kanık, Türk şiirindeki eski yapıyı temelinden değiştirmeyi amaçlayarak sokaktaki adamın söyleyişini şiir diline taşıdı. Şair 36 yıllık yaşamına şiirlerinin yanı sıra hikâye, deneme, makale ve çeviri alanında birçok eser sığdırdı. 
                Orhan Veli’nin “Mehmet Ali Sel” takma ismi ile pek çok şiiri Varlık Dergisi’nde yayınladı. Ve Baki Süha Ediboğlu’nun konuyla ilgili sorusunu Orhan Veli şu şekilde yanıtlamıştı: “O zamanlar çok şiir yayınlıyordum. Adımın her zaman görünmesi hem benim için hem de dergi için doğru değildi. Bir de şu var: Mehmet Ali Sel benim bazı tecrübelerime alet olmuş bir isimdir.”
    Ayrıca Orhan Veli’nin bilinen bir diğer takma adı da Mehmed Kemal’in “Acılı Kuşak” adlı kitabında bahsettiği, Adilhan Köyü’nün isminden almış olabileceği söylenen “Adil Han”dır.

    Hafize BEKMEZ/Koçarlı Mesleki Eğitim Merkezi